Etiket Arşivleri: Valcucine

VALCUCINE 2022 GOOD DESIGN PROGRAMINDA İKİ ÖDÜL KAZANDI!

Valcucine İyi Tasarım Ödülü kazandı!

Valcucine, Chicago Athenaeum, Mimarlık ve Tasarım Müzesi (Museum of Architecture and Design) tarafından dünya çapında düzenlenen en eski ve dünyanın en tanınmış tasarım mükemmelliği programı olan 2022 Good Design® Award’da iki ödülün sahibi oldu.

Gabriele Centazzo tarafından tasarlanan Riciclantica Outline ve Artematica Soft Outline koleksiyonları, dünyanın en yenilikçi ve modern mutfakları ödülüne layık görüldü.

Valcucine -SEM CollectionsArtematica Soft Outline modeli 2022 İyi Tasarım Ödülünü kazandı.

Ödül, Chicago Athenaeum, Mimarlık ve Tasarım Müzesi tarafından Avrupa Mimari Sanat Tasarım ve Kentsel Çalışmalar Merkezi’nin desteğiyle yılın en yenilikçi endüstriyel ürünlerine verilmektedir.

1950 yılında Eero Saarinen ve Charles ve Ray Eames tarafından Chicago’da kurulan Good Design Award, dünya çapında hala daha tasarım mükemmelliği için en eski ve dünyanın en tanınmış programıdır.

Sektör profesyonelleri ve uzmanlar, ve ticari basından oluşan jüri, kararlarını 1950’de olduğu gibi yenilik, biçim, malzeme, yapı, konsept, işlev, kullanım ve sürdürülebilirlik ile estetik açısından aynı orijinal kriterlere dayandırmaktadır.

Valcucine - Good Design Riciclantica Outline modeli 2022 İyi Tasarım Ödülünü kazandı.

Riciclantica Outline ve Artematica Soft Outline, sürdürülebilirlik, üstün tasarım ve benzersiz işlevlik özellikleri sayesinde 55’ten fazla ülkeden 1.100’ü geçen ürün tasarım ve grafik içerisinden ödüle layık görüldü.

Bu sene Mimarlık ve Tasarım Müzesi, tasarım endüstrisindeki etkili şirketlerin en önemli ve kritik kitlesini temsil eden dünyanın önde gelen üreticilerinden, endüstriyel ve grafik tasarım firmalarından rekor sayıda başvuru aldı.

 

Hayatı Durduran Banyolarda Yeni Yaklaşımlar

Dornbracht CL1 serisi duş sistemi

Gün geçtikçe biraz daha önem kazanan ve kişisel yenilenme mekânı olarak içeriğini hızla geliştiren banyolar, sadece teknoloji, işlev ve mobilya ile değil, teması, atmosferi, aurası ile de öne çıkıyor. Artık günümüzün banyo tasarımlarında su ile baş başa kalmanın, arınmanın ve rahatlamanın altı çiziliyor. Banyoların tanımı tümden değişti. 2018 sezonu için evinizin keyif sınırları genişlerken ön plana çıkan mimari özellikler ise başı çekiyor.

A.Ozan EKŞİ

 

Tüm mekânlarıyla ev yaşamının büyük resmine baktığımızda, tasarım dünyasının teknoloji gibi süratle yükselen bir yıldız ile organik yaşam ve rafineliğe sadakat arasında gidip gelmek yerine birleştiren ve buluşturan bir aksa girdiğini gözlemliyoruz. Banyolar bir süredir yeni yüzleriyle karşımıza çıkıyor. Firmalar günümüz banyolarını şekillendirirken mimari yaklaşımları, yükselen tasarım trendlerini ve tüketici tercihlerinde büyük etkiye sahip olan yaşam tarzlarını göz önünde bulunduruyor.

Bu sene Milano Tasarım Haftası dahilinde 243 katılımcının yeni banyo koleksiyonlarını sergilediği Uluslararası Banyo Sergisi’nden aldığımız ilhamla yaratıcılığın sınırlarını zorlayan fikirlere kucak açıyoruz.

İster muhteşem bir aromaterapi partisi yapın, ister jakuzide müzik eşliğinde uyuyun… Sonra raftan bir kitap seçin, day-bed’inize uzanın, arada sırada tv seyredin. Ve bunların tümünü banyonuzda yapın. Günümüz banyoları, kapıyı kapattığınız anda bunların tümünü yapabilmenizi sağlayacak şekilde tasarlanıyor. Sadece duş alıp çıkmıyor, uzun uzun bakım yapıyorsunuz, bir oturma-dinlenme köşeniz mutlaka oluyor, ayrıca iPod, iPad, DVD seyredebileceğiniz veya kitap-magazin okuyabileceğiniz bir multimedya köşeniz oluyor. Dilerseniz masaj masanızı da buraya alabiliyorsunuz. Fonksiyonelliğin yanı sıra görselliği de önemseyen yeni jenerasyon banyolar, sınırlarını aşarak genişliyor ve katma işlevler kazanıyor. Nihai kullanıcılardan gelen talepler değiştikçe, firmaların ve tasarımcıların çalışmaları da ‘individual’s concepts’ yani bireye özgün konseptler yönünde oluyor, yeni ürünler yeni alışkanlıkları doğuruyor. Mimarlığın uzun zamandır bireyi, tasarımın merkezi olarak konumlamayı beklediği gerçeğinin altını çiziyoruz.

Bob Marley’nin ünlü sözü “Bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri ise sadece ıslanır” cümlesini tasarım mottosu olarak banyo, aritmetiğine uyarlayan tasarımcılar, rasyonellikten uzaklaşarak duyulara hitap eden malzeme ve yüzey seçimlerinin peşine düşüyor. Rahatlama, arınma ve dış dünyadan izole olma olgularına işaret eden banyolar, yeni teknolojilerle meditatif kozalara evriliyor.

Mekâna dinamik bir çekicilik ve akıcılık kazandıran kıvrımlı formlar bu sene armatürlerden banyo küvetlerine ve lavabolara kadar banyo ve mutfaklarda tasarımcıların öncelikli tercihleri arasında.

Tasarım arenasının son yıllardaki gözdesi pirinç, 2018 banyolarında mermer, ahşap ve cam gibi yüzeylerle kombinlenerek karşımıza çıkıyor. Rafine ve nostaljik görünümleriyle girdiği mekana estetik bir boyut katan pirinç armatürler kişisel detaylarla vurgulanıyor. Tasarımcılar inovasyonla doğayı, minimalizmle sıcaklığı başarılı bir şekilde bir şekilde bir araya getiriyor.

Yüksek kalitede banyo mobilyası tasarlama amacıyla yola çıkan Antonio Lupi bugün tüm dünyanın en ünlü üreticilerinden biri konumuna gelmiş, bu süreçte ürün gamını da geliştirmiş bir marka. Salone del Mobile’de banyo dolaplarından aynalara, taş küvetlerden duş sistemlerine, aksesuarlardan halıya ve iç-dış mekân şömine sistemlerine kadar koleksiyonlarını sergiledi.

Kalitesinden asla ödün vermeyen, gelmiş geçmiş en favori malzeme mermer; son yıllarda modern bir trend olarak keskin dönüşüyle tekrar mekânlara ev sahipliği yaptığını görüyoruz. Gücünü doğadan alan bu ihtişamlı seçenek, bu yıl hiç olmadığı kadar popüler. Ama onu sadece zeminde ya da duvarda değil lavabo ve tezgahlarda, dolap kapaklarında da görebiliyoruz.

 
Paolo Ulian’ın Antonio Lupi için tasarlamış olduğu Intrecciomermer anlayışının modernize edilmesinin en iyi örneklerinden birisi. Bağımsız lavabo içerisindeki led aydınlatmalar ile dikkatleri üzerine topluyor. Klasik blok mermer lavabolarının aksine hafifliğiyle ön planda olan bu tasarım yalnızca 55 kilogram ağırlığında.

Yeni lüksler arasında salonlara özenen banyolar var. Metrekareleri genişleyen banyolarda proporsiyonlar arasındaki armoni dikkat çekiyor. Köşe sehpası, makyaj masası, kanepe veya koltuk gibi banyolarda görmeye alışık olmadığımız mobilyalarla yaratılan mizansenler zeminde ahşap görünümlü seramikler, duvarlarda ise bleu-blanc karolar veya nostaljik duvar kağıtlarıyla sentezleniyor. Ortaya mekânı bir yaşam alanına dönüştüren samimi ve davetkar kurgular çıkıyor.

Günümüz teknolojileri banyo aynalarını da etkiledi. Aynalar kendi kendine aydınlanıyor ve buhu tutmuyor. Yeni aynalarda en çok görülen özellik Led ışık teknolojisi. Ayrıca dijital saat, radyo ve hatta televizyonlu olanlar da var. Bazı aynalar ise kendilerini ısıtarak yüzeylerinde buhu oluşmasını engelliyorlar. Teknolojik yenilenmeyle beraber farklı noktalarda da aydınlatma sağlayabilen modüllerle aydınlanıyor. Tıpkı kendinden klozet ve rezervuarlarda olduğu gibi.

Mimarinin Huzur Alanları: Havuzlar

Su insanoğlunun var oluşundan itibaren hayatın her evresinde gücünü göstermiştir. Dünyanın oluşumu, gelişimi ve dönüşümü su sayesinde olmuştur. Bu nedenle insanlar yaşamlarını suyun olduğu alanların hemen yanında kurmuşlardır. Günümüzde peyzaj mimarları, mimarlar ve tasarımcılar kentsel alanlarda suyun önemini ve gücünü çok daha iyi bilmekteler. Daha açık ifadeyle, peyzaja karşı sorumluluklarımızı yeniden hatırlamamızı su teşvik etmektedir.

A. 
Ozan EKŞİ

 

Peyzaj mimarları ve tasarımcılar, ellerindeki en önemli materyal olan suyu insan psikolojisindeki gücünü kullanarak kendi tasarımlarında mutlaka yer vermiştir. Kimi zaman bir süs havuzu, kimi zaman küçük bir çeşme veya duvardan akan bir su; kimi zaman da yüzme havuzu veya gölet kullanılmıştır. Suyun mimaride bu kadar önemli bir yere sahip olması, insanı rahatlatma, rehabilite etme yalnızca ruhsal değil fiziksel olarak da gevşetme ve stresten arındırma özelliğinden kaynaklanmaktadır. Su, sakinleştirici, konsantrasyon artırıcı, huzur verici etkileri nedeniyle pek çok projede baş aktör olarak yer almaktadır.

Havuz mühendisliği, alanında en etkili teknik uzmanlık gerektiren daldır. Projelerde estetik unsurlar ön plan tutularak görsel, mimari ve teknik unsurların entegrasyonu gerekmektedir.

Peyzaj havuz uygulamaları ise tasarlanan mekânlara ferahlık ve dinginlik katmakta olup, relax zonlarının, zen bahçelerinin tamamlayıcı ögeleridir.

Birbirinden farklı planlara sahip yüzme havuz örneklerinden göreceksiniz ki, bu yüzme havuzların kimisi açık kimisi kapalı ve her biri farklı boyutlarda. Sonsuzluk havuzlarından ekolojik havuzlara, küçük havuzlardan neredeyse yarı olimpik boyutlarda olan büyük modellere kadar birçok farklı havuz planları vardır.
Son dönemlerde oldukça popüler olan sonsuz havuzlarülkemizde İngilizce adıyla da anılmaktadır. Infinity Pool’ların özelliği, içine girildiğinde bir ucu ufka kadar uzanıyormuş hissi vermesidir. Uygun bir alana sahip olan birçok insanın ilk tercihi olan bu özel yüzme havuzları, suyun içine girdiğinizde sanki deniz ya da gökyüzü ile birleşen ve sonsuzluğa kadar devam ediyormuş hissi veriyor. Sonsuzluk havuzlarının en az bir duvarı içindeki su seviyesiyle eşittir, böylece deniz ya da gökyüzü, her nereye doğru uzanıyorsa, arada kesinti oluşmasına izin vermez.

Son yıllarda gerçek bir iyileştirme alanı olarak tasarlanan evler, fonksiyonelliği ön planda tutan ancak dekorasyon tarzını da es geçmeyen birer cennet şeklinde hayal ediliyor. Kısaca ev tipi spa-wellness alanlarına dönüşen havuzlar, sadece spor değil, arınma, dinlenme, tazelenme, iyileşme gibi fillilerle birlikte anılıyor. İnsanı su ile buluşturan bu özel atmosferler için tasarlanan sistemleri de günlük hayatımıza keyif katan son teknolojiler olarak saygıyı hak ediyorlar. Terapik ve estetik duruşları sayesinde birer sığınma noktasına dönüşen havuzların yeni yüzü konformist bir bakış açısıyla karşımızda. Mozaik görünümlü yüzeyler ve taş dokulara yer açın. Sukabumi adıyla yeni yeni tanınan, mineral taşlarla döşenen havuzlar 2018 trendlerinin başında geliyor. Bireysel detayların kullanımına olanak sağlayan özel işlemeli koleksiyonlar, kişisel beğenileri vurgulayan modeller ve teknolojiler, yüzme keyfinizi artırırken kendinizi özel hissetmenizi de sağlıyor.

   

Geleceğin evlerinin profiline baktığımız zaman, iç ve dış mekânlarda spa havuzlarının kurgulandığını ve doğa ile buluşan, renkleri ve enerjisiyle özgür, mutlu ve huzurlu alanlar yaratıldığını görüyoruz.

Ekolojik havuz olarak da bilinen doğal havuzlar, tipik havuz kimyasalları yerine biyolojik filtrelerin ve su bitkilerinin kullanıldığı ve hijyenin bu tür doğal malzemeler ile sağlandığı havuzlardır. Gölün yanında bir eve sahip olduğunuzu hissettirecek doğal havuzlar, özel olarak seçilip yerleştirilmiş, yöresel bitkiler sayesinde su hem temizlenir hem de oksijen ile zenginleştirilir. Kofa, hasırsazı ya da su kamışı bitkileri kendi kendilerine yetiştikleri için en çok tercih edilen seçimlerdir. Ev, denize yakın bir bölgede ise deniz suyundan yararlanılarak da havuzunuzu kullanabilirsiniz.

   

Kapalı havuzların genelde zemin katında olmasına alışığız. Ancak imkân varsa, kapalı yüzme havuzunu binanın en üst katına taşıyarak cam duvarlar vasıtasıyla muhteşem manzaralara kavuşabilirsiniz. Teknolojik trendlere baktığımızda tabanı yükselip alçalabilen havuzların derinliğini değiştirebilirsiniz. Dilerseniz havuzu tamamen ortadan kaldırıp evinizde çok amaçlı olarak kullanabileceğiniz geniş bir alan da açabilirsiniz, artık havuzların tabanı kenarındaki zeminle eşit olacak kadar yükselebiliyor.

Baharla Gelen Özgürlük

Güneşin sımsıcak yüzünü göstermesiyle dış mekânlarda geçirdiğimiz zaman uzadı. Kasvetli ve dondurucu kış aylarının ardından, tıpkı sizin gibi evinizin de canlanmaya ve yenilenmeye ihtiyacı var. Evlerin dış dünyaya açılan kapısı balkonlar, gökyüzüne dokunan teraslar, doğadaki keyif köşeleri dekoratif bahçeler ve tatili ayağınıza kadar getiren havuzlu alanlar için erken hazırlık vakti! Yaşadığınız yerin atmosferini tazelemek hem psikolojinize hem de ruhunuza iyi gelecektir.

Hayatımızda değişen ihtiyaçlar, iklimler ve yaşam koşulları ister istemez iç ve dış mekân ilişkisinin de değişimine yol açıyor. Artık iç ve dış mekân ayrımının eskisi kadar sert değil, daha yumuşak geçişlerle olduğunu gözlemliyoruz. Tıpkı banyo ve giyinme odalarının yatak odalarına entegre edilmesi gibi. İç mekân mobilyalarında olduğu gibi açık alan tasarımlarında da dayanıklılık, konfor ve görsellik konusunda şüphesiz büyük bir değişiklik yaşıyoruz. Evdeki rahatlık duygusu ve estetik anlayış dış mekânlarda da kendini ele veriyor. 2018 sezonunda dış mekân mobilyalarının bahçe, balkon, teras, güneşlenme alanları ve farklı özel alanlar gibi çok yönlü kullanıma açık olarak kurgulandıklarını görüyoruz. Sandalye, koltuk, kanepe, sehpa, masa ve şezlong olarak oluşturulmuş yeni nesil serilerin tekli, ikili veya çoklu alternatiflerinde ise yanyana geldiklerinde grup oluşturma fonksiyonu sağlaması yoluna gidiliyor. Bu tip tasarımlarda fonksiyonel ve ergonomik bir estetiğin hedeflendiği oldukça belirgin olarak karşımıza çıkıyor.
Yaşam alanları, iç mekânlardan bahçe, teras, balkon gibi açık hava noktalarına taşınırken, bu yeni buluşma noktaları da adeta iç mekân şıklığında tasarlanıyor. Açık hava odalarının bu seneki stil haritasında, zengin botanik simgeler: bambu, hasır ve tik gibi doğal malzemeler, rustik, bohem ve iskandinav-modern stillerin karmasından doğan bir kurgu yer alıyor.

Markalar ise özellikle bu yıl stil sahibi ruhlara özgün mekânlar yaratıyor. Tasarım, işlevsellik ve yalınlığa vurgu yapan mobilyalarıyla dekorasyon gurularının yakından takip ettiği Manutti, bu sezon zamansızlığın sırrını modern formlarda arıyor. Ev yaşamına baharla birlikte taze nefesler katacak ve her metrekarede daha dinç, daha keyifli ve daha sıcakkanlı hissettirecek tasarımlarla yeni sezona ‘merhaba’ diyor.

Sem Collections’ın ince bir zevkin mükemmel birleşimi niteliğindeki marka portföyünde bahçenize uygun birçok alternatif bulabiliyorsunuz. Yapılacak düzenlemeler ve minik dokunuşlar ile evinizi yeni sezona hazırlayabilirsiniz.

Salıncak keyfinden mahrum kalmayın. Geniş bir balkonunuz, terasınız, hatta bahçeniz varsa salıncak ya da hamak alarak siesta keyfini günün her saatine yayabilirsiniz. Artık iç mekânlar için de çeşitleri bulunan hamaklarla odanızda tatil havası estirebilir, iş çıkışlarında evinize koşa koşa gitmek isteyebilirsiniz. Alacağınız salıncağı ya da hamağı canlı renklerden seçerseniz yaz mevsiminin ruhunu her an yanınızda hissedebilirsiniz.

Açık hava keyfinizi yatay düzleme taşıyan ve sizi güneşin çekici sıcaklığında konformist bir ergonomiyle kucaklayan şezlongları da tercih etmeniz mümkün.

Mekânın ruh halini belirleyen, konfor faktörünü etkileyen aydınlatma elemanları ise dekorasyonunuzun finalidir. İnovatif malzemeler, sanatsal formlar ve yeni teknolojilerle stil evrimini bir üst boyuta taşıyor. Dünya devleri ile iş birliği yapan Contardi’ye ait Muse koleksiyonu ve Masiero’ya ait Drylight koleksiyonu radarımıza girenler arasında.

Mutfak tasarımı ve renk seçimi

Mutfak için tercih edebileceğiniz renk skalası oldukça geniştir. Yeşil, mavi, siyah, beyaz, kırmızı, sarı gibi ana renklerin yanında, bu renklerin farklı oranda birleşiminden elde edebileceğiniz sınırsız renk vardır.

Son yıllarda, mutfak tasarımlarında eski ve retro renk tonlarından uzaklaşıp, daha modern ve lüks mutfak tasarımlarının benimsendiği görülüyor. Ankastre mutfak, ada mutfak gibi bilinenlerin dışında, 3D mutfaklarda da, canlı renk tonlarını görebilmekteyiz.

Gelin hep birlikte, mutfak modellerindeki ideal renk tonlarını inceleyelim ve kendimiz için en iyisi olan mutfak modelinin rengine karar verelim.

Kolay temizlik için açık renkler:
Temizliğe önem veren titiz bir yapınız varsa, açık tonlarda mutfak dolaplarını tercih etmelisiniz. Kir ve parmak izini çok az belli ettikleri ve temizlemesi kolay olduğu için, daha avantajlıdır.

Büyük mutfaklarda koyu renkler:
Mutfağınız büyükse, koyu renk tonlarını tercih etmelisiniz. Çünkü açık renkler daha geniş bir ortam yaratacağından, zaten büyük olan mutfağınız daha da büyük görünerek, sıcaklıktan uzaklaşabilir.

Karanlık mutfaklarda açık renkler:
Eğer mutfağınız yeterince ışık almıyorsa, koyu renk tonlarından oluşan mutfak dolapları, mutfağınızı karanlık ve kasvetli yapacaktır. Bu sebeple açık renk tonlarından oluşan mutfak dolapları tercih etmelisiniz.

Şimdi gelin birlikte bir İtalyan tasarım devi Valcucine nin Artematica koleksiyonundan sarı ve mavi renklerdeki lüks mutfak tasarımlarını görelim.

Valcucine Artematica koleksiyonu:

Suni bir ortamda kullanıldığında bile, doğanın renkleri her zaman kusursuz bir biçimde uyuşmaktadır. Sarı, güneşi simgeleyen bir renktir. Yeşil bitkileri, mavi denizi ya da havayı, beyaz bulutları, kahverengi toprağı simgeler. Bütün bu renkleri bir arada kullanarak, mutfağınıza doğayı taşıyabilirsiniz.

Mavi denildiğinde ilk akla gelen, hiç şüphesiz denizdir. Kim deniz manzaralı bir evde oturmak istemez ki? Pencerenizi açtınız ve karşınızda deniz. İçiniz huzurla dolar eminiz. İşte denizin verdiği bu huzuru, mutfağınızda mavi rengi kullanarak yakalayabilirsiniz. İster turkuaz, ister lacivert, ister açık mavi…

Açık Mutfaklar Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Son zamanlarda Türkiye’nin her alanında olduğu gibi inşaat sektöründe de büyük adımlar atması, iç mekan tasarımını da farklı bir boyuta taşıdı. Batı ülkelerinde en çok kullanılan açık mutfak kültürü evlerimize girmeye başladı. Lüks mutfak tasarımı denilince akla direk açık mutfaklar geliyor. Peki açık mutfağın olumlu ve olumsuz yanları nelerdir?

Olumlu yanları: Mutfağın ferah olması ve sosyallik

valcucine-acik-mutfak

Mutfağın en önemli artısı ferah ve hareket edecek alanın geniş olmasıdır. Dar bir alanda, yemek sıcağında hareket etmektense; içeri girdiğinizde içinizin açıldığı, dolapları açtığınızda üzerinize bir şey düşme tehlikesi olmadan hareket edebilmelisiniz. Bunun için açık mutfaklar tam da ferah ve geniş alan sevenlere göre.
Mutfakta vakit geçirmeyi sevmek, yemek yapmayı sevmekle aynı oranda ilerliyor. Ancak misafirlerinizi de yalnız bırakmak istemiyorsanız, açık mutfak tasarımını tercih edebilirsiniz. Misafirlerinizi ayaküstü ağırlayabilirsiniz ve herkes oturma odasında muhabbet ederken, sürekli mutfağa gitmek durumunda kalmazsınız. Lüks mutfak tasarımı isteyenler mutfağını evin merkezine alıyor. Böylece hem salondan uzak kalmamış oluyorsunuz hem de mutfakta vakit geçirmeye devam ediyorsunuz.

Olumsuz yanları: Yemek kokuları ve gürültülü oluşu

valcucine-acik-mutfak

Açık mutfakta yemek yapmak zevkli bir hale geliyor ancak yemeklerinizde baharat kullanmayı seviyorsanız, yemek kokularının salonunuza yayılmasını engelleyemezsiniz. Yemek kokusunun yayılmasını engellemek için de güçlü bir aspiratör kullanabilirsiniz. Bu seferde gürültüsü rahatsız edici olabilir. Kullandığınız küçük ev aletlerinin de sesleri eklenince, içinden çıkılmaz bir karmaşa oluşabilir. Açık mutfağın artıları olduğu kadar eksileri de ağır basabiliyor. Yemek yaparken mutfağınızın dağınık olması hem sizi hem de misafirlerinizi kaotik olmaya itebilir.
Eğer şık, kullanışlı ve hareket özgürlüğü sağlayan bir mutfak tasarımı hayal ediyorsanız, Valcucine mutfakları hakkında daha fazla bilgi edinmenizi öneririz. Yukarıda bahsettiğimiz eksileri, tasarımı güçlü olan bir mutfağın artıları ile kapatabilirsiniz.

Hayalinizdeki Mutfağı, Gerçeğe Dönüştüren Tasarımlar

Günümüzde mutfaklar, ihtiyaç alanı olmaktan çıkıp yaşam alanı olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyor. Yani sadece yemek yapmak için kullanılan bir alan değil, arkadaşlarınızla vakit geçirebildiğiniz, dinlenebildiğiniz ve kalabalık gruplara ziyafetler sunuduğunuz alanlar olmaya başladı.
Gastronomi konusundaki ilginin artması da, mutfak tasarımlarının ivme kazanmasında büyük rol oynuyor tabii ki. Mutfak gereçleri daha profesyonel kullanılmaya başlandı, dünya mutfağında yemek tarifleri, akşam yemeği masalarımızda yer almaya başladı…
Hal böyle olunca mimaride zaten önemli bir alan kaplayan mutfak, ilk sıralara oynadı ve kazandı. Estetiğin, işlevselliğin ve şıklığın bir araya geldiği mutfak tasarımları, şimdilerde her mutfak aşığının hayali…

Bir İskandinav rüyasından, gerçeğe

mutfak-tasarimi1

Ferah, büyük camlı, ahşap parkeli ve modern bir tarza sahip olan bu tasarım, ait olduğu ülkenin havasını yaşatıyor. Açık renk ve genellikle beyaz ağırlıklı mobilyaları arasında kullanılan metal ankastre ürünler ise küçük bir aydınlık ve ışıltı katıyor. Dekorasyon için kullanılan objeler ve cam kenarındaki dinlenme köşesi ile tamamlanmış bir yaşam alanı haline gelmiş.

Country diyaznın şık çekiciliği

mutfak-tasarimi2

Kırsal bölgelerin tarzını modern dekorasyon ürünleri ile buluşturan bir tarz country tarzı, günümüzün gözde stilllerinden biri. Eskitilmiş mobilyaları, lüks iç mekan tasarımları ile çaprazlayarak, hayalinizdeki mutfağı sizlere sunuyor. Tasarım olarak renkli fayansların rol oynadığı bu tarzın renk skalası düşündüğünüzden daha geniş.

Bu mutfaktan çıkmak istemeyeceksiniz

mutfak-tasarimi3

İşlevsellik, aydınlık, şıklık ve tasarımın öncü markalarından Valcucine, mutfak tasarımı konusunda sektör markalarını geride bırakacak bir vizyona sahip. A+ mutfak tasarımı denilince akla gelen ilk isim olan, ürünlerinin kalitesi ve kullanışlı olmasıyla da adından söz ettiriyor. Cam ve metalin yani iki organik malzemenin birleşmesi ancak bu kadar yakışır.

Zamanlar arası yolculuk, rustik ama modern bir tasarım

mutfak-tasarimi4

Ahşabın, renklerin ve metal ankastre ürünlerin kullanıldığı bu modern dizayn, sizi hem çocukluğunuza götürecek hem de günümüz modasından geri kalmamanızı sağlayacak. Lüks mutfak tasarımı konusunda en çok ilgi çeken tarzlardan biri olan modern rustik mutfak tarzı, renklerin ahengi ile içinizi açacak. Usta ellerden çıkmış olan bu ürünler, ahşabın eşsiz bir malzeme olduğunu yine gözler önüne sermiş.

Parlak ve şık bir mutfak için siyah mermer vazgeçilmezi

mutfak-tasarimi5

Mutfak tasarımında siyah mermerin, modern mutfak tasarımı konusunda ilk anahtar olduğunu söyleyebiliriz. Bütün renkler ve tarzlar bir yana siyah mermer tasarımlı bir mutfak bir yana. Siyah mermere en çok yakışan ürünlerden biri de siyah ankastre ürünler… Metal objeler ve dekorasyon ürünleri de siyah mermerli bir mutfak tasarımını destekleyen anahtarlardan biri.

Valcucine Yılbaşı Menüsü

Yeni yılı VALCUCINE’de kutlayalım, yılbaşı menüsünü VALCUCINE’den alalım!

Yılbaşı gecesi için dostlarınızı mutfağınızda muhteşem bir kutlamayla ağırlamaya ne dersiniz? Sem Collections marka ailesinin en önemli üyelerinden Valcucine, mutfağını 24 saat yaşayan ve mutfağını bir lezzet, sunum ve paylaşım üssü gibi kullanan herkese benzersiz bir deneyim, unutulmayacak bir yılbaşı anısı yaşamaya davet ediyor.

new-logica-system_valcucine-5

Mutfaktan banyoya, mobilyadan aydınlatmaya kadar pek çok alanda, dünyanın en önemli uluslararası markalarına ait koleksiyonlar ve ürünler sunan Sem Collections’ın çatısı altında satışa sunulan VALCUCINE, mutfak modelleri değil mutfak sistemleri yaratan özel ve önemli bir marka. Kendi alanının A++ segmentinde bulunan ve Hollywood ünlülerinden dünya çapındaki mimarlara ve iş dünyasının zirve isimlerine kadar çok özel bir kesime seslenen bu marka, mutfağına girdiği anda o alanın maestoru olmayı bilen ve yemek pişirmekten, hazırlamaktan ve sunmaktan sonsuz keyif alanları ağırlıyor.

Yeni yıl menüsü Valcucine’den çıkar, yılbaşı Valcucine’de kutlanır

Mutfak tasarımı üzerindeki çalışmalarını sadece stil-teknoloji ikilisi üzerine değil, insan ergonomisine uyumlu olma ve çevre duyarlılığına hassasiyet değerleri üzerine de kurgulayan, özel bir dünya markası olan VALCUCINE, mutfağını 24 saat kullanabilen, alanını bir lezzet, sunum, tadım, paylaşım üssü gibi kullanan tüm gurmeleri, yeni yıl kutlaması için de yine yanına çağırıyor.

Dostlarına özel bir menü hazırlamak isteyen, hatta onları mutfağında ağırlayarak unutulmaz bir yılbaşı gecesine imza atmak isteyenlere VALCUCINE’den bir de sürpriz var: Dünyaca ünlü restoran-market zinciri Eataly’nin marka olarak kendiyle özdeşleştirdiği ve kendi mekanlarında tercih ettiği VALCUCINE’nin Milano fuarındaki ev sahibi dünyaca ünlü şef, Davide Oldani’den yeni yıl kutlaması için işte size muhteşem bir reçete:

new-logica-system-blu-_valcucine-2

Dünyaca ünlü şef Davide Oldani’den Milanese Safranlı Risotto reçetesi

4 kişilik

Risotto için:

320 gr. carnaroli pirinç

160 gr. tuzsuz tereyağı

80 gr. rendelenmiş Grana Padano peyniri

1,5 litre sıcak tuzlu su

10 ml. beyaz üzüm sirkesi

Tuz

Safran sosu için:

100 ml. su

1 gr. safran

1 gr. tuz

5 gr. mısır nişastası, 22 ml. soğuk suya karıştırılmış olarak

 

Hazırlanışı:

Pirinci sıcak kuru bir tavaya koyun, 2-3 dakika hafifçe kavurarak çevirin.  Sıcak tuzlu suyu azar azar ilave edip karıştırın ve bunu pirinç pişene kadar yapın. Ocaktan alın. Küçük parçalara ayrılmış tereyağını, rendelenmiş peyniri, sirke ve baharatı arzu edilen şekilde ekleyin.

Safran sosu için: Suyu kaynatın ve nişastalı suyu ilave edin. Ocaktan alın, süzün, safranı ilave edip 5 dakika demlendirin. Arzuya göre tuz ekleyin. Pirinci dört porsiyona bölün, safran sosunu ekleyip servis edin.

2017’ye benzersiz güzellikte  bir kutlama ile merhaba demek ve mutfaktaki yaratıcılığınızı konuşturmak istiyorsanız, VALCUCINE’yi tanımalı ve SEM COLLECTIONS’ın Çiftehavuzlar mağazasını mutlaka görmelisiniz!

VALCUCINE V-Motion

Yaptığımız her şeyde merkeze insanları ve onların kendi sağlıklarını ön planda tutarız; her günkü aktivitelerinde onların duygularını uyarırız.

Tüketicinin günlük rahatlığına ve kişinin hareket özgürlüğüne katkıda bulunmak için mutfak tasarlıyoruz. Mutfakları kullananların ihtiyaçlarını karşılamak için yapılmış fonksiyonel mutfaklardır. Çevreye ve kullanıcıya zarar vermeyen toksik elementler kullanılmayan dokulu materyalli mutfaklardır. Kolay kullanılabilen ve kullanıcının ihtiyaçlarına adapte olacak dinamik mutfaklardır.

valcucine

Yaptığımız her şeyde merkeze insanları ve onların kendi sağlıklarını ön planda tutarız; her günkü aktivitelerinde onların duygularını uyarırız.

Son jenerasyona mutfak tasarımları yapıyoruz, zamansız ve modaya uygun mutfaklar..

Formlar ve materyallerin devamlı icadıyla pişirmeyi olağanüstü bir tecrübe haline dönüştürüyoruz.

İnsanlara ve içinde yaşadıkları çevreye odaklanıyoruz.
Yaşam için yenilikler yaratıyoruz.

Yaptığımız her şeyde merkeze insanları ve onların kendi sağlıklarını ön planda tutarız; her günkü aktivitelerinde onların duygularını uyarırız.